Edebiyat Sensin Yenileniyor!


Daha fazla okuyucuya ulaşmak, şiirleri, metinleri daha geniş kitlelere ulaştırmak amacıyla ufak değişikliklere karar verdik. Umarız yeni yüzümüzle sizlere daha açık ve derli toplu ulaşabiliriz. Şimdiye kadarki desteğinizi bizden esirgemediğiniz için teşekkür ederiz.
 Unutma: Edebiyat Sensin!

Bornova Belediyesi'nin Düzenlediği Homeros Öykü Yarışması Başvuruları Başladı

Bornova Belediyesi'nin düzenlediği, 'Homeros Kısa Öykü Yarışması'nda başvuru süreci başladı. Her yıl yüzlerce eserin gönderildiği yarışmaya, 18 yaşından büyük Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları katılabiliyor. Katılan eserlerin daha önce basılmamış ve herhangi bir yarışmadan ödül almamış olması gerekiyor. Konu seçiminin serbest olduğu yarışmaya, her yazar sadece bir eserle katılabiliyor. Öyküler en fazla 5 sayfa olacak.
Yarışmanın seçici kurul üyeliklerini her daha öncekilerde olduğu gibi bu yılda Yazar-Şair Hüseyin Yurttaş, Gülmece ve Çocuk Kitapları Yazarı Muzaffer İzgü, Dil Derneği İzmir Temsilcisi Yunus Bekir Yurdakul, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nesrin Yayın ile Bornova Belediyesi Kültür Sanat Danışmanı Ümit Tunçağ yapacak.
Son başvuru tarihi 24 Nisan
Eserler kargo ile gönderilecek. İnternet ya da yoluyla ya da elden yapılan teslimatlar kabul edilmeyecek. Jüri, en geç 24 Nisan 2015 saat 17.30'ye kadar teslim edilmesi gereken eserleri 1 Mayıs-1 Haziran 2015 tarihleri arasında değerlendirmeye alacak.
Ödül töreni Homeros Festivali'nde
Dereceye giren eserler, Haziran Ayı başında Homeros Vadisi Kayadibi Köyü'nde gerçekleştirilecek Homeros Çevre ve Barış Festivali kapsamında düzenlenecek ödül töreninde açıklanacak. Birinciye 5 bin, ikinciye 3 bin, üçüncüye ise 2 bin lira para ödülü verilecek.
Bornova Belediyesi'nin 0 232 999 29 29 numaralı telefonu ve 'www.bornova.bel.tr' adresinden yarışma ile ilgili detaylı bilgi edinebiliyor.

Şiir: Cemal Süreya - Sizin Hiç Babanız Öldü mü?

Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Babamdan ummazdım bunu kör oldum.

II. Kurşun Kalem Edebiyat Dergisi Öykü Ödülü İçin Başvurular Başladı



Siz de bir öykü yazarı iseniz bu fırsatını değerlendirmenizi öneririm. Evinizde kendinize ya da çevrenize yazmaktan bir adım ileri çıkmanın vakti gelmiştir belki de! II. Kurşun Kalem Edebiyat Dergisi öykü kategorisinde eserlerinizi bekliyor. Öykünüzü postalayacağınız son tarih, şartlar ve koşullar aşağıda sıralanmış durumda. Şimdi kaleminizi alın ve hayal gücünüzü konuşturun. 
Bol ilhamlar!


Edebiyatımıza yeni ve özgün yapıtlar kazandırmak amacıyla Neziher yayınlarının düzenlediği Kurşun Kalem Edebiyat Dergisi Öykü Ödülü'nün bu yıl verilecek ikincisinin katılım koşulları şöyledir:


1-Yazarların, kitap bütünlüğüne ulaşmış, yayıma hazır dosyalarıyla katılabilecekleri ödülde yaş sınırı yoktur.

2-Dosyadaki öykülerin dergilerde yayımlanmış olması ödüle katılmaya engel değildir.

3-Yarışmaya katılacak dosya, aşağıdaki biçimsel özellikleri taşımalıdır:

Bilgisayarda word belgesi olarak, Times New Roman yazı fontu, 12 (on iki ) punto, 1,5 satır aralığı ile yazılacak, sayfa numarası verilecektir. Yapıt, 6 nüsha olarak çoğaltılarak dosyalanacak. Ayrıca her nüshaya yapıtın CD kopyası eklenerek üzerinde rumuz yazılı kapalı bir zarfa konacak. 6 nüsha haline getirilen yapıtta ve zarfın üzerinde yazarın kimliğine ilişkin rumuz dışında hiçbir yazı veya işaret bulunmayacaktır.

4- Başka bir zarfa kısa yaşam öykülerini, kimlik bilgilerini, posta ve e-posta adreslerini, telefon numaralarını içeren bilgileri ekleyerek, zarfın üzerine rumuzunu yazarak, 25 Temmuz 2014 'e kadar Kurşunkalem Ed. Dergisi, 1832 Sokak No:28/8 Karşıyaka-İzmir adresine iadeli taahhütlü posta veya kargo ile göndermeleri gerekmektedir. Elden teslim kabul edilmeyecek ve bu tarihten sonra gelecek yapıtlar değerlendirmeye alınmayacaktır.

5-Yarışma sonuçları Ekim 2014'te; www.neziheryayinlari.com'dan duyurulacaktır. Ödüle katılan yapıtlar arasından birinci seçilecek dosya iki ay içinde Neziher yayınlarınca kitaplaştırılarak, Aralık ayında düzenlenecek törenle ödül, sahibine verilecektir. Ödül tutarı 1.000 TL'dir. Bu tutar, öykü kitabının ilk baskısının telifidir.

6- Yarışmaya gönderilen yapıtlar, iade edilmeyecek ve internet yoluyla yapılacak gönderiler kabul edilmeyecektir

Seçici Kurul; İsmail Mert Başat, Gültekin Emre, Hayri K.Yetik, Hülya Soyşekerci ve Mine Ömer'den oluşmaktadır.

Adres. Kurşunkalem Ed. Dergisi, 1832 Sokak No:28/8 Karşıyaka-İzmir
Telefon: 0532 46 36 719
web: https://www.neziheryayinlari.com
neziheryayinlari@gmail.com
kursunkalem2009@gmail.com

ŞİİR: MAHİR ÇAYAN - BU ADAM KURŞUNLARIN DEĞİL, KAHREDİCİ OKLARIN HEDEFİ

BU ADAM KURŞUNLARIN DEĞİL, KAHREDİCİ OKLARIN HEDEFİ

'Vedat, Taylan, Battal, Mehmet, Necmi
Devrim için öldüler…'

Yürüyoruz başkentin sokaklarında,
Önde gidiyor devrim şehidi.
Hep beraber söylüyoruz bu marşı, tek bir adam söylemiyor.
O marşta yaşıyor, marşı söyleyenlerden birisi
Kendi sırasının yakın olduğunu bilen birisi
Marştaki şehitler listesine, şeref listesine
Kendi adını sokuyor, sessiz ve mahcupça.
Ve sırası geldi, sırasını bekleyen o neferin
Ama öyle mi gelecekti sırası?
Oysa neler kurmuştu neler…
Erkekçe vurulacaktı kalbinden
“Yaşasın THKP” olacaktı son sözü
Bu fırsat geçti eline
Ama kahpe kader o kadarını bile çok gördü.
Olmadı olmadı…
O diye yoldaşını delik deşik ettiler.
Kahpenin kurşunu
Ceketini, pantolonunu delik deşik etti
Ama kalbini delemedi.
Ve o kendisini vurdu.
Talih ne gezer bu adamda,
Tetiğini kaldırmayı unuttu, unutmaz olasıca.
Tabancası sarsıldı, kurşun hedefinin altına girdi.
O cezasını çekiyordu, ezeli derdi unutkanlığının ve solaklığının.

Oligarşinin hastahanesi, mapushanesi…
Karanın siyahın her tonu…
Paspal kurbağa Ganzales
Ve ünlü kement atıcı şefkat Kakomço.
Oportünizm atmıştı oklarını yakalanmadan önce,
“Bölücü, kariyerist, pasifist” diye.
Oligarşinin gazeteleri atmıştı oklarını yakalanmadan önce,
“Teslim oldu” diye.
Vuruştu, yine teslim oldu denildi, konuşmadı.
İşkence altındaki arkadaşının bölük pörçük ifadelerini topladılar, tek bir ifade yaptılar.
Ve konuştu diye ilan etti paspal kurbağa Gonzales.
Bu adamın kaderi bu.
Bu adam kurşunların değil kahredici okların hedefi.
Açık vermişti bir kere
Neden korktuğunu hissettirmişti düşmana.
Anlamıştı düşman,
'Bu adam işkenceden, kurşundan değil,
Zehirli oktan korkar.'

Üzülme aslanım, hatırla bak, ne diyor usta:
“Düşman bize ne kadar çok ok atarsa, biz o kadar doğru yoldayız.”
Varsın bütün oklar üstüne yağsın.
Devrimcilerin gözleri kör kulağı sağır değil.
Biliyorum seni bu oklar yaralıyor.
Bak ne diyor usta:
“Unutma ki devrim şehidi sadece kurşunla olmaz,
Şefkat Kakamço’nun kementleri de şehit eder adamı.”

- 2 -
Hindistan’ın Kalküta şehrinde
Benerci kendini vurdu.
Türkiye’nin İstanbul’unda,
Hüseyin’i vurdular.
Perde değişiyor.
İzmir kordon boyu
Hasan Tahsin’i vurdular.
Bolivya’da Guevara kanlar içinde
Pera da param parça.
Çho to Vietnam’da kıvranıyor.
Of bacım off
Bitsin artık bu kıyım.
Orfe güneşi çağırıyor ve THKC
1971 ilkbaharında eyleme geçiyor.

Burası Sao Paulo
Karanlığın, loşluğun, ezikliğin diyarı.
Orfe karanlıklar tepesine oturmuş,
Gitarı ile güneşi çağırıyor.
Güneş tutulmuş…
Her taraf simsiyah…
Orfe gitarı ile güneşi çağırıyor.
Yalnız Orfe, garip Orfe, yiğit Orfe.
Sao Paulo tepelerinde doğacak güneşi Orfe göremeyecek,
Biliyor bunu Orfe, yine de güneşi çağırıyor.
Karanlığın yedi başlı ejderi,
Orfe’yi parçalıyor.
Orfe artık güneşte…
Güneş tutulması sona eriyor.
Sao Paulo halkı samba yapıyor güneşin altında.
Orfe rahat, mutlu ve kıvançlı güneşten gitarı ile tempo tutuyor
Aydınlığı kutlayan Sau Paulo halkının sambasında
"Her kim bir canavarla çarpışmayı göze alırsa, bir canavar olmayı da göze alsın.
Çünkü karanlığa uzun süre bakarsanız, karanlık da sizin içinize bakmaya başlar."
Friedrich Nietzsche

Şiir: Melih Cevdet Anday - Anı

ANI
Bir çift güvercin havalansa

Yanık yanık koksa karanfil

Değil bu anılacak şey değil

Apansız geliyor aklıma